Hoş Geldiniz | 28 Eylül 2024 Cumartesi

OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN KORKULAR

TUĞÇE AKARSU (Anaokulu Öğretmeni) 31 Aralık 2018 Pazartesi 05:26:05 ÖÖ
585 kez okundu.

Korkuların gelişimi; sosyal gelişim, kişilik gelişimi ve bilişsel gelişimle çok yakından ilgilidir. Çocuklar büyüdükçe, çevrelerini tanıdıkça, bedensel ve zihinsel yetenekleri geliştikçe korkularıyla daha kolay başa çıkabilirler.
Özellikle bu yaşlarda anne ve babadan ayrı kalmak çocuklarda tedirginliğe ve korkuya yol açar. Kalabalıkta birkaç dakika annesinden ayrı kalan 3-4 yaşındaki bir çocuk çok büyük bir korku ve panik yaşar. Gözlerinden korku ve şaşkınlık okunur, yüksek sesle ve bağırarak ağlar. Gerçekten çocukların yaşayabileceği en büyük korku, annenin gitmesi, anne veya babanın onu terk etmesi ve ortalıkta kimsesiz kalmasıdır. Her tehlikede sığındığı anne ve babasının kendisini terk edip gitme olasılığı, çocuğu tedirgin eder ve güvenini azaltır.
Anne babalar, büyük anne ve büyük babalar bazen korkuyu bir disiplin aracı olarak kullanırlar. Bu nedenle farkında olmadan çocukların yaşam boyu izlerini taşıyabileceği korkuların temelini oluştururlar.
Korku koşullanma yoluyla da gelişebilir. Bu nedenle her bireyin korkusu farklıdır. Yüksek bir yerden düşerek canı çok yanmış bir çocuk, büyük olasılıkla yetişkinlik döneminde de yüksek yerlerin yakınından geçerken tedirgin olacaktır.
Koşullanmanın yanı sıra korkular anne babayı örnek alarak veya onların anlattığı öykülerden simgesel olarak da kazanılabilirler.Bazı çocuklar hiç korkutulmadıkları halde ürkek ve korkaktırlar. Genellikle bu çocukların aileleri birçok korkuya sahiptir. Anne veya babanın bir nesne ya da durumdan korkması halinde eğer çocuk bu korkuyu gözlüyorsa, aynı nesne veya durumdan korkacaktır.
Bu tutumların dışında korkuya zemin hazırlayan en önemli ortamlardan biri de anne ve babanın aşırı koruyucu ve kollayıcı olmasıdır. Her hareketi, bir zarar görür endişesiyle engellenmiş bir çocuk, neyin tehlikeli, neyin tehlikesiz olduğunu öğrenemez. Her şeyden hatta kendi gölgesinden bile tedirgin olur.
Çocukların korkularıyla başa çıkabilmelerinde yetişkinlerin de büyük rolü olduğu unutulmamalıdır.
Bunun için;
*Çocuğun korkusuna saygı gösterilmelidir. Çocuğun korkusuyla alay etmek onu gülünç duruma düşürmek yapılmaması gerekenlerin başında gelmektedir. Bu tür davranışlar çocuğu küskünlüğe götürebildiği gibi anlaşılmadığı inancını da verebilir.
* Çocuğun korktuğu şeye yavaş yavaş alışması sağlanmalıdır. Korku asla birden bire giderilemez, alıştıra alıştıra giderilebilir. Karanlıktan korkan bir çocuğu, ışığı yavaş yavaş azaltarak karanlığa alıştırmak gibi.
*Çocuğun korkularının geçici olduğuna güvenip sabırlı davranılmalıdır. Çocukların büyüdükçe korkularının üstesinden gelebilecekleri unutulmamalıdır. Çocuklar korkularından daha çabuk büyürler.
*Çocuklara güven verilmesi ve yaşıtların, anne babaların, kardeşlerin model alınması yoluyla korkular azaltılabilir ya da ortadan kaldırılabilir. Çocuk, kendi yaşıtlarının korkusuzca yaptıkları işleri görüp işitirse, kendi de bu “cesur” çocuklar gibi olmaya çalışır ve korkusundan kurtulma yönünde adım atar. Ayrıca çocukların, korkularıyla ilgili olarak söylediklerini dinlemek ve onlara güven vermek sorunun çözülmesini kolaylaştırır
 


ÖĞRETMEN MAKALELERİ
İŞLEMLER ID
Gülerçin Koleji Logo
Gülerçin Koleji Logo
Anaokulu
İlkokul
Ortaokul
Lise
Özel Çerkezköy Gülerçin Eğitim Kurumları

Türkiyenin En Başarılı Eğitim Veren Kurumu - Özel Çerkezköy Gülerçin Koleji


Adres: İstasyon Mah. Çisem Sok. Tepe Emlak Konutları Karşısı Özel Okul Mevkii No:1 Çerkezköy / TEKİRDAĞ