Hoş Geldiniz | 30 Eylül 2024 Pazartesi

EDEBİYATIMIZDA VATAN

İSMAİL HIDIROĞLU (Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni) 23 Kasım 2018 Cuma 06:32:15 ÖÖ
1195 kez okundu.

Türkler için vatan demek namus demektir. Vatan kavramı milletimiz için kutsallardandır. Öyle ki milletimizin her ferdi vatan uğruna şehadet şerbeti içerek can vermeye her zaman hazırdır. Bizde "vatan" kavramı çok eskidir. Tarihin derinliklerinden gelen vatan kavramı kavramın çok eskilere dayanmasına rağmen edebiyatımızda neredeyse Tanzimat edebiyatı sanatçıları tarafından kullanılarak girmektedir. Vatan edebiyatı ile "vatan sevgisini, kaygısını, onun güzelliğini, vazgeçilmezliğini tema olarak seçen; üzerinde yaşayan insanları ona bağlamayı hedefleyen ve bu amaçla onu yücelten edebî eserleri kastediyoruz. Bizde vatan edebiyatı, vatan fikri kadar eski olsaydı, hiç şüphesiz, edebiyatımızın bu hanesi çok daha zengin ve renkli olurdu. Divan edebiyatımızdan ve Halk edebiyatımızdan verilebilecek bazı örneklere rağmen, vatan edebiyatımızı on dokuzuncu asrın ikinci yarısından başlatmak doğru olur. Bunun anlamı şudur: Bizde vatan edebiyatı, en büyük vatan olan, birkaç kıtaya birden yayılmış Osmanlı coğrafyasının küçüldüğü ve en güçlü devletimiz olan Devlet-i Aliyye'nin zayıfladığı tarihlerde başlıyor. Bu devre, aynı zamanda, Avrupa'da milliyetçi düşüncelerin iyice yaygınlaştığı bir devredir. Türk milleti,  tarihin her safhasında gerçekten ateşle imtihan edilmiş bir millettir. Bu imtihan son yüzyıl içinde akıllara durgunluk verecek kadar ağırlaşmış; edebiyatımız da bu ağırlığın taşınmasında kendine düşeni son yüzyılda ancak omuzlayabilmiştir. Halkın sözcüsü durumundaki şairlerimiz de yazdıkları şiirlerde vatanı bazen  “sevgili” ye, bazen “cennet”e, bazen de “anne”ye benzeterek vatanperverliğin zihinlere iyice kazınmasını sağlamışlardır.
"Vatan" kavramını hem bir fikir ve ideoloji meselesi olarak ele alan, hem de edebiyatın en önemli kurucu unsurlarından biri olarak kullanan ilk sanatçımız Namık Kemal'dir. Kemal'in vatana bakışı  "fikr-i mukaddes"  çerçevesini pek aşmaz. Vatan fikri, vatanın kendisinden daha ön plânda gibidir. Kemal'in bu bakış tarzı, vatan edebiyatımızda uzun zaman benimsenmiş; temeli hamiyyet ve şecaat duygusuna dayanan bu heyecanlı tutum, devrin havası gereği, Balkan, Birinci Dünya ve İstiklâl Savaşı boyunca da devam etmiştir. Onun vatan konusundaki heyecanı kendisinden sonraki nesilleri derinden etkilemiş; kendisine de -haklı olarak-  Vatan Şairi ünvanını kazandırmıştır.
Namık Kemal'le başlayan vatan edebiyatının hemen sonraki önemli temsilcileri arasında Abdülhak Hâmit'i, Tevfik Fikret'i, Mehmet Emin'i, Süleyman Nazîf'i, Mehmet Âkif'i, Ziya Gökalp'i, Ahmet Hikmet Müftüoğlu 'nu sayabiliriz. Bu sanatçıların her biri, Türk milletinin üzerinde yaşadığı toprakları vatanlaştırma macerasını ve bu hususta verilen mücadeleleri çeşitli yönleriyle ele almak suretiyle, vatan edebiyatımıza önemli eserler kazandırmışlardır.
Vatan için yaşamanın bir çeşidi de, herhalde, "vatan için yazmak “tır. Özellikle 20. Yüzyılın ilk çeyreğinde, karşılaştığımız musîbetlerin çokluğuna uygun olarak, vatan için yazma çabaları da yoğunlaşır. 1897 Osmanlı-Yunan savaşı, 1911 Trablusgarp, 1913 Balkan, 1914 Birinci Dünya ve 1922'ye kadar süren İstiklâl savaşları, vatan için yazmayı kaçınılmaz kılmıştır. Mehmet Âkif, Süleyman Nazif, Ziya Gökalp, Ömer Seyfettin, Yahya Kemal, Halide Edip, Yakup Kadri, Aka Gündüz, Reşat Nuri, Yusuf Ziya ve daha birçok sanatçı gibi,  Arif Nihat da vatan için yazmak ihtiyacını duymuştur.
Şüphesiz edebiyatımızda vatan ve vatan sevgisini işleyen en kıymetli eser Milli Şair Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşı’mızdır. İstiklal Marşı’mızdaki şu dörtlükler edebiyatımızın vatanla ilgili en kıymetli dizeleri olsa gerek:
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın…
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri “toprak!” diyerek geçme, tanı:
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.


Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
 


ÖĞRETMEN MAKALELERİ
İŞLEMLER ID
Gülerçin Koleji Logo
Gülerçin Koleji Logo
Anaokulu
İlkokul
Ortaokul
Lise
Özel Çerkezköy Gülerçin Eğitim Kurumları

Türkiyenin En Başarılı Eğitim Veren Kurumu - Özel Çerkezköy Gülerçin Koleji


Adres: İstasyon Mah. Çisem Sok. Tepe Emlak Konutları Karşısı Özel Okul Mevkii No:1 Çerkezköy / TEKİRDAĞ