14 Aralık Pazartesi günü Bulgaristan-Türkiye arasında kültürel etkileşim ve gelişim amacı ile başlattığımız öğrenci değişimi projesinin bir diğer adimi olan Bulgaristan-Sofya'ya ziyaretimizi gerçekleştirmek üzere yola çıktık. Bu yıl 11 öğrencimizin katilliği ziyarette öğretmenimiz Esra Ocak öğrencilerimize eşlik etti.
Pazartesi sabahı saat 8de başlayan yolculuğumuz eğlenceli molaların ardından aksam 4.30 sularında 139 Zaharii Krusha okulunun bahçesinde sona erdi. Öğrencilerimiz kendilerini bekleyen ailelerle tanıştılar ve kısa bir sohbetten sonra sorumluluklarını alan ailelerle birlikte evlerine gittiler. Öğretmenimiz ise Sofya'daki okul müdürlerinin katıldığı bir davete katildi. 2.gun oldukça dolu ve eğlenceli geçti. Sabah 9da 'hoş geldin' ritueli gerçekleştirdi. Öğrencilerimiz Türk ve Bulgar milli marşlarını söyledi ve sırayla ikram edilen ekmeği yedi. Ardından Sofya turumuz başladı. Alexander Nevsky Katedrali ilk ziyaret noktasıydı. Katedraldeki neredeyse tüm detaylar öğrencilerimize anlatıldı. İkinci durak Bulgaristan’ın en unlu yazarı Ivan Vazov'un mezarı ve eviydi. 2. Abdülhamit’in Vazov'a yazdığı tuğralı mektup evde en dikkat çeken eşya oldu. Öğle yemeğinin ardından Museiko müzesi ziyaret edildi. Oldukça eğlenceli, yarışmalar ve deneylerle dolu bir müzeydi burası. Öğrencilerimize toplamda 3kat olan müzenin her katında bir görev verildi. her kati o görevi tamamlamak üzere adim adim incelediler. İlk kat roma dönemine ait bilgiler içeriyordu, ikinci katsa medeniyetin gelişmeye başladığı icatların yapıldığı döneme aitti. Son katta ise uzay cağını yasama fırsatı buldular. Gün, misafiri olduğumuz okulun bizler için hazırladığı yılbaşı kutlaması ile sona erdi. 3.gun konserle noktalanacak olan uzun ve soğuk bir gündü. Öğrencilerimiz erken saatlerde Vitanovtsy Kasabasini ziyaret etmek üzere yola çıktılar. Yolculuk biraz uzundu ama manzara harikaydı. Bazen ormanlar arasından kıvrılan yollar huzur verdi, bazense eski politik rejim döneminden kalmış binalar şaşkınlık yarattı. Yolculuk sonunda kasabada bizi bekleyen ev sahiplerinin sıcak karşılaması, alışık olmadığımız keskin soğuğu bize biraz unutturdu. Kasabada bir eve konuk olduk. Bu kültür evinde eski gelenekler tanıtıldı ve geleneklerin nelere dayandığı tek tek anlatıldı. Kültür evi eski gelenekleri yasatmaya çalıştığı için ısıtma sistemi olarak soba kullanıyordu. Öğrencilerimiz, oldukça soğuk olan havayı sobanın başına birbirlerine yanaşarak ısıtmaya çalıştılar. Gelenekler dâhilinde saman üzerinde yuvarlanıp yer sofrasında yemek yediler. Bir sosyal sorumluluk olarak, satışından elde edilen geliri yetimler için kullanılacak olan yılbaşı süslerinden yaptılar. Kasaba ziyaretimizin ardından farklı bir okulda düzenlenen konsere katılan öğrencilerimiz için gün eğlenceli ama yorgun bir bicimde sona erdi.
Perşembe günümüz başkanlık ve elçilik ziyaretleri, müze ziyareti ve Amerikan İngiliz akademisinin düzenlediği bir tiyatro oyununu izlemekle geçecek. Cuma günü ise Bulgaristan’ın 2.buyuk şehri Plovdiv'de olacağız. Cumartesi gününü misafir oldukları ailelerle geçirecek olan öğrencilerimiz, pazar sabahı yola çıkacak olup, aksam yemeğinde ailelerine tecrübe ettikleri her şeyi bir bir anlatacaklar.