CAN ÇIKAR HUY ÇIKMAZ

YELDA BİLİCİ (Sosyal Bilgiler Öğretmeni) 20 Eylül 2021 Pazartesi 10:56:03 ÖÖ

Sonraki Makale

Şair bütün duygularını aktarabilir şiir aracılığıyla. Enderin düşüncelerini dile getirebilir. Bin bir çeşit düşünceleri aşılayabilir. Belki de siz bin ikiyi bile bulabilirsiniz o dizeler içinde kendinizi kaybederken. İki insanı birleştirebilir düşünsel açıdan ya da aşıkları kavuşturabilir. Yeni yetme şairlere ilham kaynağı olabilir hatta ve hatta tarihe adını altın harflerle yazdırabilir. Ama nasıl olur da ipe götürebilir bir şairi? Nasıl bir sanat insan hayatına mal olabilir? Şiir insana nasıl canından tatlı gelebilir?
Ömer Erzurum'da dünyaya geldi. Küçük yaşından itibaren en iyi eğitimleri aldı ve genç yaşına rağmen şiir yazmaya başlamıştı bile. İlk seçtiğim mahlası Zarri (zararlı) a0slında kendisini gösteriyor da biraz olsun. Yaptığı hicivler ile insanların canını yakacak lakin derin uykuya yatan halkı bu sert sözlerle uyandırabilecek kadar kuvvetli bir kaleme sahipti. Kasideleriyle tanınacak hatta gelmiş geçmiş en yetkin kaside üstadı olarak anılacaktı. Ömer’deki bu yeteneği fark eden Erzurum Defterdar Ali Bey ancak Nef’i (yararlı) olabileceğini söyleyerek mahlasını değiştirmesinde Zarriyi ikna etmişti. Evet Nefi yazdıkları ile çok yararlı olmuştur. Saraydan halka kadar her gördüğü eksikliği kaleme almış ve bu şekilde insanların ufkunu genişletmiştir. Tabii hangi açıdan baktığımızda da bağlı bu.
Nefi eleştirilerini abartarak insanların şahıslarına kadar inmiştir sivri dilli ve kalemi ile ünlenmiştir hatta en meşhur atışmasını bilirsiniz siz de.
Şimdi hayl-i suhan-veran içre
Nef’i manendi var mı bir şair
Sözleri Seba-i Muallaka’dır
İmrülkays kendidir kafir
Dönemin şeyhülislamı şiirde Nef’iyi övmüş ama içeriğinde kafir dediği bir kıta söylemiştir. Nef’i ise bakınız ne söylemiş kendilerine cevap olarak.
Bize kafir demiş mütfi efendi
Tutalım ben anca diyem Müselman
Varılınca yarın Ruz-i Cezaya
İkimiz de çıkarız anda yalan
Gerçekten nefis sivri diliyle onun şahsına söylenen her sözün altından kalkıp karşı tarafı söyledikleri sözlerden dolayı pişman etmiştir. Özgüven ile ülkenin dört bir yanına nam salmış sadrazama kadar her insan hiç bir de titretmiş biridir.
Tahir Efendi bana kelp demiş,
İltifatı bu sözde zâhirdir,
Malikî mezhebim benim zira,
İtikadımca kelp tahirdir.
Nef’i kaleme aldığı bu kıtadan sonra yargılanmış olup kıvrak zekasından dolayı ipten bir kez daha kurtulmuştur. Osmanlıca'da büyük harf olmadığı için söylediği sözler iki anlama gelmektedir. İlkinde mezhebine göre köpeğin güvercin gibi temiz olduğu o yüzden Tahir Efendi’ye teşekkür ettiği ikincisinde ise ona köpek dediği yorumlanmıştır. Mahkemeye çağrıldığında ilk anlamı kullandığını savunarak suçlamalardan aklanmıştır. Bu sayede şiirlerinin gücünü bir kez daha kanıtlamış namına nam katmıştır.
YELDA BİLİCİ (SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENİ)

ÖĞRETMEN MAKALELERİ