1,5 MİLYON BALONLA GELEN FACİA-İREM NUR FETAOĞLU7/A SINIFI

14 Mart 2023 Salı 00:00:00 ÖÖ

Sonraki Makale

Yaz aylarından kalma, güneşli bir güne uyanmıştı Cleveland halkı. Şehir son yıllarda hem kalkınma hem de halkın birlik olması konusunda gelişmeye devam ediyordu. 1986’da da bu refahın zirvesi yaşanıyordu. Kent halkının yıllık gelirleri yükseliyor, herkes zenginleşiyor ve mutluluk hissi her yere yayılıyordu.
Günlük konular çoktan tartışmaya kapanmış, halkın ortak düşünceleri yakın noktalarda olduğu için hızla çözülmüştü. Artık iklim sorunları, hayvancılığın yaygınlaşması ve çocukların mutluluğu gibi birçok ülkenin dahi o dönemde düşünmeye vakit bulamayacağı konular konuşuluyordu. Cleveland gelişiyor, geliştikçe değişiyor ve hep birlikte yükselmenin keyfini çıkarıyordu.
Ayrıca mutluluk paylaştıkça kaybedilmeyen, aksine çoğalan bir duyguydu. Bu yüzden paylaşılmalı, yükselmeyi amaçlayan diğer şehirlerin halkına ilham olunmalıydı. Bir etkinlik yapılabilir, tek seferde pek çok alanda kazanç elde edilebilirdi.
Örneğin bu etkinlikte insanlar Cleveland’ın gelişmesini kutlarken aynı zamanda hala paraya ihtiyacı olanlara yardım edebilirdi. Hatta bu etkinlik şehir halkının birlikteliğini tekrar gösterecek şekilde kurgulanabilirdi. Hem, belki de çocukların bile eğleneceği bir aktivite olabilirdi. Bu kadar isteği bir araya getirince de hem hayır hem de eğlenme amaçlı bir etkinlik düzenlemek, artık şart olmuştu. Bu aşamada devreye, kâr amacı gütmeyen bir hayır kuruluşu olan United Way girdi. Hem çocukları mutlu edebilir hem de kent halkını bir araya getirebilirdi.

Tüm talepleri karşılayacağını söylerken, bu zor işi dahada büyüteceklerini, tarihe geçeceklerini söylediler. Birkaç gün sonra plan ana hatlarıyla belli olmuştu.
Tüm kent halkı bir meydana toplanacak, hep beraber balon şişireceklerdi. Balonlar helyum gazıyla doldurulacak, hepsi tek seferde gökyüzüne bırakılarak Guinness rekorlar kitabındaki tek seferde en büyük balon salınımı rekoru kırılacaktı. Bir önceki rekor 750.000 bin civarındaydı; yeni hedef ise tam 1,5 milyondu.

Somut biriktirme başlamadan önce Cleveland şehri mutluluk kutlamasının nasıl yapılacağı duyuruldu.
Büyük Cleveland meydanında dört katlı bir bina boyutunda büyük bir kafes kuruldu. Balonlar burada biriktirilecekti.
Balonlar şişirecek olanlar ise gönüllülük esasıyla belirlenecek, herkes belli miktarda balon şişirecek böylelikle toplam balon sayısı bilinecekti. Gönüllülük esaslı olsada halkın bu işi artı motivasyonla yapması da önemliydi. Şişirme sırasında kolektif bir şekilde çalışılacağı için birlik hissi dahada pekişecekti. Ayrıca belirlenen miktarın altında gelire sahip olan ailelerede 2 balon şişirmeleri karşılığında bir dolar verilecekti.
Büyük kafesin üzerine bir de file gerildi. Bugün tüm balonlar hazırlanacak; bir sonraki günün sabahı erken saatlerde havaya salınacaktı. Yirmi altı eylülün öğle saatlerinde şişirme işlemleri başladı. İnsanlar dev yapının altına kurulmuş masalara oturmuştu. Birileri masalardaki helyum düzeneğini çalıştırıyor, Diğerleri balonları buraya bağlayarak şişiriyor, geri kalanlarda uçllarını bağlayarak gökyüzüne bırakıyordu.
Helyum etkisiyle uçan balonlar bir sonraki gün salınmak üzere kafesin tepesinde birikiyordu. Rengarenk balonlar gökyüzünü bilinen tüm renklere boyayacak; Dünya’ya mutluluk yayacaktı.Kent yakınındaki bir göle doğru uçacak ve parçalanabilir lateksten yapıldığı için büyük bir alana yayılmayacaktı. Birkaç günlük temizleme işlemi kimsenin gözünde büyümüyor; herkesi balonların cıvıl cıvıl havası sarıyordu.
Son balonlarında kafes tavanına yükselmesiyle beraber, hazırlıklar tamamlanmıştı. Akşam vaktinin gelmesiyle beraber hava serinlemiş soğuk hava Cleveland semalarını sarmıştı. Ancak bu gece döngüsünden dolayı oluşan bir serinleme değildi. Meteorolojinin beklemediği bir gelişmeydi; fırtına ve yoğun yağmur uyarıları veriliyor, bazı yetkililer ise kutlamaların iptal edilmesi gerektiğini düşünüyordu ancak bu etkinlikleri finanse edenler çoktan kararını vermiş para yine gücünü kullanmıştı. Ne pahasına olursa olsun balonlar uçacak, cleveland halkının kutlaması ertelenmeyecekti.

Ertesi gün sabah olduğunu kanıtlayacak tek şey saat dilimiydi; önceki gece büyük bir fırtına olmuş, şehrin sokakları yağmur sularıyla dolmuştu altyapı suları emsede gökyüzü yerine yenilerini doldurmaya devam etmişti.
Yirmi yedi eylül sabahı her haliyle karanlık bir sabahtı. Ancak sokaklarda çalan müzikler, insanları kutlama meydanına davet eden duyurular ve gökyüzünde uçan balonları izleme hayali az da olsa enerji veriyordu herkese.
Meydan yavaş yavaş dolmaya başlamıştı bile. Artık uçuşa dakikalar kalmıştı. Şarkılar ve marşlar Cleveland meydanını sarıyor, kalabalığın nabızları hızlanıyordu. Havanın kapalı olması kimsenin umrunda değildi artık.
O an gelmişti… Rengarenk balonlar filenin açılmasıyla serbest kalmıştı. Helyumun etkisiyle uygun koşullarda 10 kilometreye kadar uçabilirlerdi. Her yerde balonlar uçuyor sanki balonların kalabalığın coşkusuyla daha da hareketleniyordu. Esen rüzgâr ve başlayan yağmurda kimseyi etkilememişti. Uçan balonlar gökyüzünü kaplamış, rengarenk bir katman oluşturmuştu göğün mavi rengi neredeyse hiç gözükmüyordu.
Rengarenk balonlar Cleveland halkından uzaklaşmaya başlamıştı. Önemsenmeyen yağmur ve rüzgâr ise önemsenmeyecek boyutu çoktan aşmıştı. Bir önceki gece yüz km hıza ulaşan rüzgar yine aynı hıza ulaşmak üzereydi. Göle doğru uçması beklenen balonlar rüzgarın etkisiyle yönünü şaşıran balonlar gibi bir oraya bir buraya uçmaya başlamıştı. Hızlanan yağmur balonların yükselmesini engelliyordu. Belli bir mesafenin üstüne çıkamayan balonlar şehrin üstünde dağılmaya başladı; Doğuya, Batıya, Kuzeye ve Güneye kısacası her yere.Rüzgarın uçurduğu her yer şehrin her yani balonla kaplanmıştı.
İlk olaylar şehrin içinde başladı. Yollara dağılan balonlar sürücülerin görüş mesafesini kapatıyordu. Cadde ortasındaki bir grup balon yüzünden zincirleme kaza meydana geldi. Dakikalar için her köşe başında en az iki aracın çarpıştığı kazalar olmaya başladı. Şehrin dışına uçan balonlar bir at çiftliğinide sardı. Uçan, renkli, yumuşak, yok olduğunda sesler çıkaran balonların ne olduğunu anlamayan atlar hem ürkmeye hem de kendilerine ve çevreye zarar vermeye başladı. Atlardan bir tanesi pamik atak geçirerek kendisinde kalıcı hasarlar bıraktı.
Gölün tam tersi istikametindeki Cleveland havalimanına karşı uçan yüzbinlerce balon uçak pistine de sarmıştı; Tüm uçuşlar aksadı ve otuz dakikalığını durduruldu. Pis balonlardan temizlenmeye çalışılıyor ancak binlercesi gelmeye devam ediyordu. Kötü hava koşullarından dolayı zorla yapılan uçuşlar şimdi hiç yapılamaz hale gelmişti.
Şehrin kıyısındaki göle ulaşmış, her yere yayılmış, hatta kanada sınırlarına kadar gitmişti. Göle açılan iki balıkçıdan haber alınamadığı polislere ulaştığında, acil durum ekipleri harekete geçmeye hazırdı ancak balonlar yüzünden kara yoluyla ulaşma imkanı yoktu. Balonların Alabora ettiği tekniği aramak için bir başka tekne ile Deniz yolculuğuna çıkamayacağı için bu yolda imkansızdı. Uçuşları durdurma noktasını getiren felaket yüzünden helikopterle de arama yapılamazdı yapılsa bile göle yayılan binlerce balonun arasından iki balıkçının kafası görülemezdi.Böylelikle iki kişi resmen hiç bir şey yapılmayarak kaderlerine terk edildi.
Cleveland’ın yükselişini sergileyen bir kutlama tarihin en büyük facialarından biri olmuştu.

ÖĞRENCİ MAKALELERİ